Ristorante alla Rampa,
İspanyol Merdivenleri ve Mignanelli Meydanı arasında, Roma'nın tarihi
kent merkezinde konumlanmış, turistik
bölgede olmasına rağmen, ayrıcalıklı tatlar sunan, keyifli lezzet
duraklarından.
Konumu itibariyle kolayca ulaşabileceğiniz bir noktada, ayrıca,
Tirinita dei Monti kilisesine, Ristorante alla Rampa’nın, yanı başında bulunan
merdivenlerden çıkarak da, ulaşmanız
mümkün. Adı üstünde biraz yokuşta kalıyor, diğer yerlere göre, ama çok az.
Meydanın bir parçası haline gelmiş, 40 yılı aşkın süredir
hizmet veren Ristorante alla Rampa, tarihi dokuyu bozmadan dekore edilmiş, iki
salon ve bahçeden oluşuyor. Kapıdan
adımınızı attığınız anda, sizi şık giyimleriyle, deneyimli garsonlar
karşılıyor. Giyimlerinden ve tavırlarından, konularında gayet profesyonel
olduklarını ve uzun yıllardır bu işi yaptıklarını hemen anlayacaksınız.
İtalya’nın geleneksel sıcakkanlılığı burada da hâkim. Tüm personel, sadece sizi mutlu etmek için uğraşıyor
olacak. Ancak bir konuda sizleri uyarmak istiyorum. Türkiye’de alıştığımız
gibi, önümüzden geçen her garsona değil, hizmet aldığınız garsona isteklerinizi
iletmenizde fayda var. Gayet, disiplinli ve planlı çalışma tarzlarından ötürü,
siparişiniz de bir yanlışlık ya da gecikme olmaması için, bu uyarımı, lütfen dikkate alın.
Salonlardan birisi
eski Roma, diğeri ise koleksiyon salonu. Roma salonuna girdiğinizde,
dekorasyonda kullanılan, doğal detaylar sizi mahalle arasında, eski Roma’da
hissettirecek.
Eski Roma evlerinin tasvir
edildiği, küçük bir salonda balkonlardan sarkan begonvillerin eşliğinde, bir
film platosundaymış hissine kapılmanız içten bile değil. Hava karardığında,
incelikle düşünülmüş ışıklandırmanın etkisiyle, içeri girdiğinizde, sokağınıza
gelmiş, merdivenlerden çıkıp, anahtarınızla evinizin kapısını açacakmış gibi
hissedeceksiniz.
Koleksiyon salonunda ise, keyifli ayrıntılar sizi bekliyor.
Bambaşka ama bütünü tamamlayan, bir ortam karşılayacak sizi. Porselen tabaklar,
kupalar, bakır kaplar, tirbuşonlar, duvarlardan birinde çalışılan, antik Roma
boyama tarzı ile yapılmış duvar resmi, eminim dikkatinizi çekecektir.
Ellerinizi yıkamak için, merdivenlerden çıkarken, duvarda,
eski zamanlardan kalma, mutfak gereçlerinin önünde takılıp kalacaksınız.
Bu
restoran, aynı Roma gibi. Her adımda bir
sürpriz ile karşılıyor sizi.
Eğer içeride yemek istemiyorsanız, geniş bahçesinden,
Collona de ll’immacolata ( Lekesiz Meryem Dikitini ) seyrederek, meydana çok
yakın olmasına rağmen, konumu itibariyle gayet sakin olan, dış mekânı tercih
edebilirsiniz.
Eğer, yemeklerin tadına rahatça bakmak, daha sessiz bir
ortamda olmak istiyorsanız, oldukça rağbet edilen bu restoranı, öğlen ve akşam
saatleri arasında, yoğunluğun daha az olduğu zamanlarda ziyaret etmenizi
öneririm.
Oturduğunuz anda, zarif garsonunuz, elinde İngilizce ve
İtalyanca olan menü ile yanınızda olacak. Size tavsiyem, eğer deniz ürünleri
seviyorsanız, menüye bakmadan önce girişteki, deniz ürünleri bölümünü, ziyaret
etmeniz. Oldukça bol çeşitleri ve tazeliğiyle,
tüm deniz ürünlerinin sergilendiği bu kısımdan, dilediğinizi seçebilir
ve menüdeki servis edilme biçimlerinde dilerseniz değişiklik yapabilirsiniz.
Ristorante alla Rampa’nın menüsü oldukça çeşitli.
İtalya’nın, farklı bölgelerine ait lezzetleri tatmanız
mümkün. Et yemekleri ile ünlü Toscana ya da Balık menüleriyle fark yaratan,
Sicilya ve Amalfi kıyıları, Kuzey İtalya’nın salata ve makarna sosları, av eti
ve çeşitli sebze yemekleri ile tüm damaklara hitap eden çeşitlilikte. Gurme
damak zevkine hitap eden, deniz ürünlerini şiddetle tavsiye ediyorum. Mutlaka
deneyin.
Menü detaylarını verirken, göz aşinalığı olması için,
İtalyanca isimlerini eklemek istedim. İtalyan dilinin, kendine özgü lirik
tınısı ile çok daha keyifli bir anlatım kazanıyor bu eşsiz tatlar. İtalya’ya
has yemek biçimini, gezdiğiniz her yerde göreceksiniz, bu menü sizin için küçük
bir ön hazırlık tadında olsun istedim.
İşte İtalyan mutfağının tüm detaylarından izler taşıyan Ristorante alla
Rampa menüsü.
Menüyü açtığınızda, öncelikle şefin önerileri ile
karşılaşacaksınız ( Lo chef Consiglia ). Bu önerilerin içinde, dana eti (
Vitello ), balık ( Pesce ), Tavşan (
Coniglio ) , Makarna ( Pasta ), ve çok
çeşitli sebze alternatifleri var. Straccetti di vitella di manzo con funghi,
mantarlı ince dilimlenmiş dana biftek, ana yemek için gerçekten keyifli bir
öneri. Dana incik seviyorsanız, tam yerindesiniz. ‘’ Stinco di vitella alla Rampa con Polenta
‘’. Yanında polenta ile sunulan dana
incik, alla Rampa’nın kendine özgü tariflerinden biri. Polenta bir tür, mısır
püresi gayet keyifli bir lezzet ve Karadenizlilere hiç yabancı gelmeyecektir
diye düşünüyorum. Eğer, siz de benim gibi deniz aşığıysanız, denemeden
geçmemeniz gereken bana göre bu menüdeki favorim; Conchiglie di mare con
calamari, cozze e mazzancolle. Kalamar, midye, karides ’ten oluşan lezzet
fırtınası. Ayrıntı yok. Aslında
geleneksel Roma mutfağı, bizim mutfağımıza çok yakın. Birçok yemek tarifi, hemen, hemen aynı.
Hemen ardından, İtalya’nın tamamında göreceğiniz, Antipasti,
yemekten önce yenilen, iştah açıcılar geliyor. İtalya’ya has lezzetlerden
Antipasti’ler, benim için, başlı başına bir keyif. Favorim, Fiori di zucchine
fritti ripieni di Mozzarella. Mozarella peyniri ile doldurulup, kızartılmış
kabak çiçekleri. Tadı damağınızda kalacak, hafif ve özel bir başlangıç.
Bahar’ın kokusunu içine hapsetmiş, lezzet lokmaları.
Primi Piatti, ilk tabak ile yemek yemeğe başlıyoruz. Bu
bölümde genellikle, risotto, gnocchi,
makarna yeniyor, ya da çorba içiliyor, tüm İtalya’da. Benim
favorim, Gnocchi di Semolino alla
Romana, geleneksel Gnocchi’den farklı olarak irmikle yapılan lezzetli bir ilk
tabak olabilir. Ya da dilerseniz, Panne all’ uovo alla Rampa, yani alla Rampa
usulü yumurtalı ekmek ile geçiştirebilirsiniz. Toscana usulü, Zuppa di verdure, yani sebze çorbası yiyerek, başlangıcı Türk
usulü ile yapmak isterseniz, ona da harika derim. Seçim sizin. Sebze çorbanız,
o an bulunan en taze, çeşit, çeşit sebze ve oldukça büyük bir tabak ile servis
edilecektir. Aman dikkat. Daha menünün başındayız. Sakın karnınızı doyurmayın.
Secondi Piatti, ikinci tabak, ana yemeğinizi tercih etmenin
vakti geldiğini hatırlatıyor. Bu bölümde, kırmızı et, tavuk, av hayvanları,
balık, gibi çok geniş bir yelpaze seriliyor önünüze Ristorante alla Rampa’da.
Bir farkla Pesce yani balık menüsü ayrı, secondi piatti içinde yer almıyor.
Çünkü, başlı başına, derya, deniz. Seçmesi zor. İşte size birkaç öneri. Straccetti di Manzo con rughetta e pomodoro
fresco, taze roka ve domates eşliğinde dilimlenmiş sığır eti. Pomodoro, menü ’de en sık rastlayacağınız kelime, nam-ı
değer domates. Tüm İtalyan yemeklerinde, oldukça yoğun kullanıldığını,
söylemeden geçemeyeceğim. Ezberleseniz iyi olur. Scaloppina di Vitella con
Carciofi e Funghi, enginar ve mantarlı dana şnitzel. İtalyanların tabiri ile
lezzeti ‘’ Molto Bene ‘’ Çok İyi… Eğer
canınız kuzu pirzola istiyorsa, seçiminiz, istisnasız… Costolette d`abbacchio
alla scottadito olmalı.
Gelelim balıklara… Ben bildiğim şeyi yerim diyorsanız, Orata
alla griglia, ızgara çipura. Derseniz ki, biraz daha sulu, taze yapraklarla
yapılmış bir balık olsun. O zaman, Spigola
all`"acqua pazza"… Taze yapraklar ve domatesle tavada pişirilmiş,
taze balık.
Verdure e Contorni, sebze ve yan yemekler menüsünden,
salata, kızarmış ya da fırınlanmış patates ve ya fasulye isteyebilirsiniz
dilerseniz. Ancak bu tip yemeklere yer ayırırsanız diğerlerinin tadına
bakamayabilirsiniz.
Kısa sürede, İtalyan mutfağı hakkında bilgi sahibi olabilmek
için, en doğru yerdesiniz. Önerim, eğer birkaç kişi birlikte gittiyseniz,
farklı yemekler seçerek, tatmanız. Ve minik lezzetleri Türkiye’de olduğu gibi, bizim deyimimizle ortaya söylemeniz. Mesela ‘’
Funghi Porcini in padella ‘’ Tavada mantar. Roma’ya gidip mantar yemeden
dönülmez. Fritto di calamari, kızarmış kalamar, bildik bir lezzet, ancak
kızartma usullerini seveceksiniz. Kabak seviyorsanız, son bir kızartma önerisi, fritto di zucchine,
taptaze kabakların kızartılmış tadı nefis.
Spiedino di mazzancolle ai ferri,
ızgarada karides şiş. Gerçekten çok lezzetli karidesleri var. Türkiye’de Jumbo diye satılan
karidesler, İtalya’da normal boyut. Deneyin.
Gelelim , günün ya da gecenin en tatlı anına Ristorante alla
Rampa’ya özel ev yapımı tatlılar. Benim favorim kesinlikle, Panna cotta con
cioccolato , çikolata soslu kremayla yapılan bu puding, evimde de favori
tatlım. Ristorante alla Rampa klasiği
olan, Tiramisu’nun tadına bakmadan yemeği noktalamamanızı öneririm. Roma usulü gerçek Tiramisu denemek
istiyorsanız, doğru yerdesiniz.
Bu restoran ’ta ağız tadınıza uygun, leziz yemekler bulacağınızdan emin
olabilirsiniz. Hiç endişelenmeyin. Tüm patlıcan yemeklerini, şiddetle öneriyorum. Mellanzana, yani patlıcan, bizim gibi, İtalyanlarında çok
kullandığı keyifli lezzetler yarattığı sebzelerden. Ayrıca, peynir menüsünden
gözünüz kapalı seçim yapabilirsiniz, dondurmaları zaten dillere destan. Dikkat
etmişsinizdir, yazı boyunca hiç makarna önermedim size. Canınız hangisini
istiyorsa seçin, hepsi birbirinden güzel.
Ama çok geleneksel bir lezzet var ki, onu sona sakladım ve özel bir yer
ayırmak istiyorum. Ristorante alla Rampa’da , Carciofi Alla Romana yemeden,
Roma’da olduğunuzu anlamanız mümkün değil. Roma usulü Enginar, bizim Akdeniz
damak tadımıza hitap eden, zeytinyağlı ve çok hafif bir lezzet. Mutlaka öneririm.
Ve tabi ki son nokta, yine bir İtalyan klasiği, aslında
biraz da Türk. Kahve tabi ki. Americano içerek, iki kültürün ortasında bir denge
sağlamak en iyisi bence. Sade kahve niyetine…
Afiyet, Bal, Şeker Olsun…
İspanyol merdivenlerine kadar geldiyseniz, Dikit ’in üstünde
göreceğiniz, Meryem Ana heykeline doğru, zor da olsa, birkaç adım daha atın.
Biraz sonra, tüm yorgunluğunuzu unutup, keyifli zaman geçirmeye başlayacağınızı
garanti ediyorum. Solunuza baktığınızda, içeride, küçük lezzet durağınız sizi
bekliyor olacak. Ristorante alla Rampa…
Gastronomiss & Yeşim Kaya
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder